Güncel Patoloji Dergisi 2017 , Vol 1 , Num 3
NON-HODGKİN LENFOMA SUBTİPLERİ VE GENETİK BULGULARIN ANALİZİ
Sıddıka Fındık1, Ayşegül Zamani2, Fahriye Kılınç1, Pembe Oltulu1
1Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji A.b.d
2Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik A.b.d

Özet

Giriş

Lenfomalar; lenfoid doku neoplazmları olup 2 alt başlıkta incelenirler. Hodgkin (HL) ve Non-Hodgkin lenfoma (NHL). Non-Hodgkin lenfomalarda en sık diffüz büyük B-hücreli lenfoma (DBBHL) ve folliküler lenfoma (FL) görülmektedir. Bu çalışmanın amacı laboratuarımızda NHL tanısı alan hastaların retrospektif olarak patolojik ve genetik verilerini karşılaştırmaktır.

Materyal- Metod: 2012-2016 yılları arasında lenf nodu örneklerine NHL tanısı konulmuş 79 olgu incelenmiştir. Bu olguların genetik laboratuarında kemik iliği hücre kültürü sonucunda yapılan kromozom analiz ve floresan in situ hibridizasyon (FISH) analizlerinden elde edilen sonuçlar patolojik tiplendirme ile karşılaştırılmıştır.

Bulgular: Olgular; 24-90 yaş aralığında, 41 erkek ve 38 kadın hastadan oluşmakta idi. Bunların 12’si servikal, 6’ sı inguinal, 6’ sı aksiller bölge, 2’si batın içi lenf nodlarına ait olup diğerlerinin lokalizasyonları bilinmemekte idi. Olguların 43’ü ( %54,4) DBBHL, 7’si (% 8,8) küçük lenfositik lenfoma ( SLL), 5’i (% 6,3) FL, 5’i (% 6,3) T hücreli lenfoma, 3’ü (% 3,7) mantle hücreli lenfoma, 3’ü (% 3,7) marjinal zon lenfoma olup, 13 (% 16) hasta B-hücreli NHL (ileri subtiplendirme yapılamayan) olarak raporlanmıştır. 79 hastadan 38’ inden sitogenetik analiz çalışılmış ve 3 hastada kromozom anomalisi tespit edilmiştir. 13 hastada; MYB delesyon, kromozom 12, ATM delesyon, IGH/BCL2, IGH, P53, IGH/CCND1, del 13q14.3 probları ile FISH analizi yapılmış ve sitogenetik anomali gösteren 3 olgudan 2’sinin sonucu FISH ile teyid edilmiştir. Anomali tespit edilen 3 olguda da subtip; DBBHL olarak bulunmuştur.

Sonuç

Olgularımızda NHL’ların subtiplendirmesinde DBBHL ilk sırada yer almaktadır. Lenfomalarda bazı karakteristik genetik anomaliler; tümörün biyolojik özelliklerinin saptanması ve özellikle tip tayini patolojik olarak yapılamayan olgularda ayırıcı tanıda önemlidir. Genetik bozukluklar; Burkitt lenfoma, DBBHL ve FL’larda etyopatogenez ve prognozda önemli ölçüde belirleyicidir. Bizim DBBHL tanılı olgularımızdan 3 tanesinde sitogenetik anomali saptanmış olup diğer olgularımız negatiftir. Hastaların histopatolojik subtiplendirmesi ve genetik bulgular arasındaki ilişki irdelenmiştir.