Güncel Patoloji Dergisi 2017, Cilt 1, Ek Sayı
PS651 - KARADENİZ BÖLGESİNDE NEFROPATOLOJİ DENEYİMİ : BİR YILLIK DEĞERLENDİRME
Nefropatoloji
Bilge Can1, Seda Gün1, Filiz Karagöz1
1Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi, Patoloji Anabilim Dalı, Samsun
 

AMAÇ: Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Orta Karadeniz bölgesinde, medikal nativ/transplant böbrek biyopsilerinin immünfloresan mikroskop eşliğinde değerlendirildiği, 7/24 hizmet verebilen tek merkezdir. Çalışmamızda biyopsi verilerimizin bir yıllık kesitsel dökümünün sunulması amaçlanmıştır.

GEREÇ-YÖNTEM: 01.07.2016 ile 01.07.2017 tarihleri arasında iki yüz on beş hastaya ait 230 böbrek iğne biyopsisi raporlanmıştır.

BULGULAR: Hastalar sıklık sırasına göre Samsun, Ordu, Tokat, Çorum , Amasya, Sinop, Bayburt, Giresun, Trabzon, Kastamonu, Yozgat, Çankırı , Düzce ve İstanbul illerinden başvurmaktadır. Hastaların yaş ortalaması 39.2 (yaş aralığı: 2 - 69)'dir. ≤18 yaş çocuk olgu sayısı 30 (%14)'dur. 125 hasta erkek, 90'ı kadındır. 154 biyopsi nativ, 76'sı transplant biyopsisidir. 7 hasta bir üst merkeze konsülte edilmiştir. Histolojik tanı için yetersiz biyopsi oranı %2'dir. En sık primer glomerüler hastalık IgA nefritidir. Transplant biyopsilerinde ise en sık akut hücresel rejeksiyon ve minimal/normal bulgular raporlanmıştır. Çocuk olgular, pediatrik nefroloji uzmanlarının hastanemizden ayrılmaları nedeniyle bu yıl düşük sayıdadır. Diğer yıllara da bakıldığında transplant biyopsi sayıları giderek artmaktadır. Anabilim dalımızda 1992 yılından beri böbrek iğne biyopsileri değerlendirilmekte olup son on yıldır bu biyopsiler yurtdışında bir yıl süre ile ziyaretçi fellow eğitimi almış nefropatolog tarafından raporlanmaktadır. Uzmanlık eğitimi alan asistanlarımızın nefropatoloji rutinine ilgisi gün geçtikçe azalmaktadır.

SONUÇ: Hastalarımızın önemli bir bölümü düşük sosyoekonomik koşullara sahip olup daha büyük şehir ve merkezlere ulaşma imkanları kısıtlıdır. Kaldı ki medikal biyopsilerin büyük merkezlerde toplanması, sağlıklı klinikopatolojik korelasyon ve hasta takibi açısından uygun görünmemektedir. Dolayısıyla büyük ve köklü bölge üniversite hastaneleri, referans merkezler olarak korunmalı ve desteklenmelidir. Her merkezde nefropatoloji gibi spesifik dalların en az iki uzman ile yedeklenmesi hedeflenmelidir. Ülkemiz şartlarında çözülmesi gereken problemlerden biri de aktif ve hızlı çalışan bir kaç diagnostik elektron mikroskop laboratuarının olmamasıdır. Nativ biopsilerde tanı spektrumu geniş olup spesifik üst uzmanlık eğitimi gerektirir. Ancak sayıları giderek arttığı için özellikle transplant biyopsilerinde rejeksiyon tanı kriterleri asistan eğitim programlarında yer almalıdır.

Anahtar Kelimeler : Böbrek biyopsisi, transplant böbrek iğne biyopsisi, Türkiye